5 Ocak 2011 Çarşamba
Yoksulluk
"Güne kahveyle başladım, ağzım kuru zihnim açık." Yok yok böyle değildi. Yani benim bugünkü hikayem böyle değildi.
"Güne karanlıkla başladım" olacak doğrusu. Ev arkadaşım Ali; öğle saatlerinde uyuyor olan beni uyandırdı ve "elektrikleri kestiler la" dedi. Her an olabileceğini bekliyorduk zaten. Ama ciddi ciddi kesmişler. Ne bileyim biraz daha sürer verirler diye umuyorduk heralde. . Napcaz netcez ikimizde de 5 kuruş para yok. Taner geldi odasından sonra -Türk filmlerinde zengin abiler gibi- son 100 lirasını koydu masaya, gidin yatırın lan hadi dedi. Onun da zenginliği o 100 lirayı koyduktan sonra sona erdi.
3 aydır ödenmemiş olan internetin kesilmesini bekliyordum ben aslında. Hem ders çalışabilmek adına da daha olumlu bir adım olurdu bu. Neyse..
Bu sorunun çözümünü sağladıktan sonra, sadece Avea ve Garanti'nin hatırladığı telefonuma baktım. O da ne! Telefonum arama yapmaya kapanmış. Acilen kontör yüklemem gerekiyormuş hattımın iptal edilmemesi için. 5 senelik hat bu, boru değil. İnsan iptal ederken iki kere düşünür! Noldu yani 3 ay kontör yüklemedim diye. Ne bu vefasızlık kardeşim! Zaten kimseyi arayamıyordum ve kimseye mesaj atamıyordum uzun bir süredir 50 kuruş kalmış olduğu için hattımda. Artık istesem de o son 50 kuruşu harcayamayacağım.
Gittik yatırdık elektriği. Ali'nin yarın sınavı var. Saat 6 oldu hala gelip açmadılar. Mum aldık her ihtimale karşı bugün açılmazsa diye. Ali mumla ders çalışma fantezisini düşünüyor bi yandan. Yarın da okulda hocasına "Elektrikler kesildi" bahanesini söyleyecek sınavı kötü geçerse. Neyse ki daha fazla uzamadı bu süreç. Beklerken elektriğin yeniden gelmesini, dönen muhabbet de şu şekilde:
- Kapıcıya gidip sorsak mı ne zaman açılıyomuş biliyodur o.
+ Hee gidek söyleyek, belki halimize acır bizden aidat parasını da istemez.
Sonunda ışığa kavuştuk, ama her an internet kesilebilir. Daha bunların dışında, doğalgaz, aidat, kira borçları var ki bahsedemedim.
Sözü Kesmeşeker'e bırakıp kaçıyorum. Ne güzel yazmış Cenk Taner. Güneşi görmek, İşte Güneş'i de doya doya söylemek umuduyla.
Yaşadığımız tüm yerler
İnsanlar ve mevsimler
Değişti birer birer olamadık farkında
Zamana ait düşlerim
Gemi benim kaptan benim
Birgün baktım ki batmıştı gemim
Yok yok yoksulluk
Hem kalben hem fikren vurulmuştum
Öylesine yorgunum ki
Adın neydi unuttum
Sakın inanma aşk ne bitti ne tükendi
Bu gol yenmez ama rakip takım çok kuvvetli
Çarşıya çıktım bir bilet aldım
Otobüse bindim, gittim
Bir türlü yenemedim
Yok yok yoksulluk
Hem kalben hem fikren vurulmuştum
Öylesine yorgunum ki
Adın neydi unuttum
Yazan
ilnevyA
Etiketler:
ilnevya,
kesmeşeker,
yoksulluk
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
12 yorum:
mimlendin! :)
mimledim seni ilnevya ! kaçamaan !
Naptınız aynı anda sözleştinizde mi yaptınız bunu? Tek kurşun yetmez ikimiz aynı anda sıkalım mı dediniz nedu yani? :D
Tamam yapılacaktır :)
paranın gözü kör olsuuuuun =)
haha ne biliyim tesadüfe bak bi dkyla kaçırmışım teh ! :P
daha mutlu olamam ın klibini aramadı değil şu gözlerim hani...
senin o evladiyelik doları :)
bozdurmanın vakti gelmişte
geçmeye bile başlamış galiba :)
mergiz; Tüh onun da klibini koysaydım bak. Ama duruma çok ters düşerdi. Daha mutlu olamam! Yok artık.
O 5 doları bozdurmam için açlıktan ölüyor olmam lazım. Açlıktan ölüyorken de bi işe yaramaz gerçi. Bozdurmamaya karar verdim ahanda. Tam kurumuş ölüyorken.
ilnevyA; sen işe başlamamış mıydın bu ne fakirlik :) Fena olmuş valla. Tam bir öğrenci evi konumundasınız şuan :)
Öğrencilik böyle bir şey işte
cesc; O başladığım iş 3 gün sonra sona ermişti ya. Hani eksper oldum ve eksperliğim sona erdi şeklinde. Hatta eks(x) üzerinden espri yapmanın da tam zamanı gelmişti :)
You are my LİİİİTEEE; Öğrencilik tam da böyle bir şey. Hele uzatma öğrencisiysen.
Aaa fotoğraf bir yerden tanıdık geliyor =)
Yorum Gönder