Okumadan Geçme

Facebook

24 Nisan 2010 Cumartesi

Şaka Mıyım Neyİm?


Bugün uyandığımda aynaya bakmadım. Baksaydım aynada gördüğüm salağı İbrahim Tatlıses'i görmüşçesine boğazlardım o sinirle.

Dün akşam o kadar büyük emeklerle Selin'in sayesinde ve anlatımıyla ders çalıştım. Tekrar teşekkür ediyorum. Her derse öyle çalışabilsem çoktan bitmişti okul, herneyse. Çalıştık, ezberlenmesi gereken formülleri yazdım ettim. Alarmı sabah 8'e kurup, gece 3-4 civarı yattım. Telefon batarya zayıf diye uyarı veriyordu; bu uyarıyı vermeye başladıktan sonra en az bir gün yeter bataryası. Şarj aletiyle de şarj edemediğimden (çünkü bozuk), bilgisayarı da kapatmış olduğumdan-usb ile şarj etme- şarj edemedim.

Kurban'ın Yobaz şarkısıyla uyanamayan ben; elektriklerin kesilmesiyle bilgisayarın açık olan hoparlörlerinden "
bumfff" diye gelen sesle uyandım. Uyandığımda o kadar dinç uyandım ki en az 12 saat uyumuş gibiydim. "Oha" dedim, "napıcam şimdi. Kimbilir saat kaç oldu. Rahat 2-3 vardır."

Telefona baktım hemen; muhtemelen alarm çalmış çalmış, ben duymamışım ve şarjı bitmiş. Açmaya çalışıyorum kapanıyor. Telefondan da öğrenemedim saati. Evde normal bir tane saat yok.
Elektrikler kesilmiş bilgisayarı da açıp bakamıyorum. Evdeki arkadaşlar da yok memleketlere gittiler. Napıcağımı bilemedim bi an. Zaten deli gibi uyumuşum diye düşünüyorum. Dış kapıyı açtım belki birine rastlar sorarım diye. Kimse yoktu ortalıkta. Camdan baktım "12. kattan aşağıya da bağırarak saat sorulmaz ki" dedim.

Sonra Güneş'in olduğu yere baktım. Sabah saatlerinde vurduğu tarafta. Oha dedim böyle erken değildir heralde. Ama güneş yalan söylemiyordu. Güneş'e güvenip üstümü hemen giydim aşağıya 12 katı yürüyerek indim. Gördüğüm ilk adama saati sordum heyecanla.
10'a çeyrek var dedi. Sınav 11'deydi. Gelen büyük rahatlama sonrası okula gittim. Sınava girdim. Birkaç kişiye de bunları anlattım falan filan işte.

Bunları eve geldiğimde kağıda yazarken -saat 2 itibariyle- elektriklerin hala gelmemiş olmasına sövüyorum. Ama o elektrikler kesilmemiş olsaydı sabah, ben büyük ihtimalle uyanamayacak ve sınava gidemeyecektim.


Not: Elektrikler "en erken" saat 3'ten sonra ben uyurken gelmiş-tir.

Bu yaşadıklarımı oturup senaryo yazayım desem, kurgulamaya çalışsam bu kadar başarılı olmazdı sanırım. Olsaydı da
ha siktir lan bu kadar da olmaz denirdi. Bazen kurgulardan daha iyilerini yaşayabiliyormuşuz.

Ha bir de Allah'tan, "saat çok geç olmuştur yatayım geri, siktir et" gibi bir düşünceye kapılmadım. Üstün salak zekamla en azından Güneş'in yönü ile saati tahmin ettim ve gittim.

1 yorum:

ÇitLemBik dedi ki...

evet evet kesinlikle şakasın.